adtech

26 Ağustos 2010 Perşembe

ABD, AKP VE PKK 'EVET' DİYOR!..

 

ABD, AKP VE PKK 'EVET' DİYOR!.. 

19 ağustos 2010

19.Ağustos 2010

ABD, AKP
ve PKK
‘EVET’ DİYOR!


Açıkca anlaşıldı ki PKK ve yandaşlarının ‘boykot’ manevrası Atlantik ötesinden kararlaştırılmıştı. İnce hesaplar yapılmıştı. ‘Boykot-Hayır’ cephesi bütünleştirilecek, Halk ‘Hayır’dan uzaklaştırılacaktı.
Şimdi alenen ortada ki:
PKK ‘EVET’ diyor.
APO ‘EVET’ diyor.
BDP ‘EVET’ diyor.
AKP yalanlıyor ama iktidarın, ‘evet’e yol hazırlamak için adımlar attığını PKK liderlerinden Karayılan açıklıyor.
‘Ateşkes kararının devlet ile Öcalan arasında sağlanan temaslar sonucu alındığını’ söylüyor. ‘Görüşme talebinin Türkiye Cumhuriyeti devletinden geldiğini’ belirtiyor.
Ve Güneydoğu Anadolu’da faaliyet gösteren STK’lar bir bir dökülüyor: Hepsi koro halinde ‘EVET’ diyorlar . Güneydoğulu işadamları da ekranlardalar. İmaj konusu düşünülmüş. Pek Amerikanca! Üstlerinde bir örnek beyaz gömlekleri var.
‘EVET’ diyeceğiz!’ diyorlar. ‘Daha derin ve geniş kapsamlı bir değişim süreci başlayacak. Bu referandum aslında yepyeni bir anayasaya ön basamak olacak.’
Tercümesi ‘Güneydoğuya özerkliğin yolu açılacak!’

‘Baba, oğul ve kutsal ruh’!

Tablo net! Pazarlık ‘Sen bana Evet ver! Ben sana Özerklik!’ çerçevesinde gelişiyor.
İktidar ve terör örgütü arkalarında Amerika, ‘Baba, oğul, ve kutsal ruh’ olarak, hristiyan üçlemesini tamamlıyorlar.
Fener Patrikhanesi, Sümela’da Pontus’a ‘EVET’ çığlıklarıyla onlara eşlik ediyor.
Dengeyi kaçırmamak için, Ermeni kilisesinin Akdamar’dan atacağı ‘EVET’! çığlıklarını, referandum sonrasına ertelediler. ‘Van Ermenidir!’ korosunun sahne alışını, 19 eylülde planlıyorlar.

Baba, Oğul ve Kutsal Ruh, kararlı! Türkiye topraklarını BOP haritasına uygun biçimde bölmeye ‘EVET’ diyorlar!
Her birinin değişik sebepleri var. Ama oyunun kuralını Baba koyar. ‘Baba’, dünyayı işgal eden küresel şirketler. ‘Baba’, yerli işbirlikçi ve taşeronlara tabii ki hak ettiklerini verecek. En önemlisi, görevlerini layığıyla yaptıkları takdirde, onları deliğe süpürmeyecek.
Kutsal Ruha gelince, bu haçlı oyununda PKK’yı oynuyor. ‘Baba’ya yeni bir İsrail hediye etmek için çabalıyor. Görevi, en münbit maden ve petrol topraklarını Türkiye’den ayırıp dünyayı yönetme hevesindeki çetenin emrine sunmak.! Yeni kurulan devlet, devamlı kaos üreten bir makine olarak, Amerikan kılıcını, Ortadoğu’da sallayacak!
Bush söylemişti. Türkiye Avrasya’nın kilidi! Türkiye’den Çin’e kadar uzanan Avrasya, tüm dünyadaki doğal zenginliklerin dörtte üçünün sahibi!
Avrasya’ya açılan bu kilit kırılırsa, ‘tek dünya devleti’ne giden yol açılacak. Kaynakları giderek tükenen emperyalizmi, en az 100 yıl rahat yaşatacak ve savaştıracak, enerji ve madenler yağmalanacak!

Elazığ- Dersim- Diyarbakır hattı
!

Bu projenin önünde duran güç Türkiye’dir. Hükümetler tamamdır da halk ‘halledilememektedir! 100 yıldır tüm zaafları didiklenmektedir.
Boşuna Rize’den İskenderun’a hatlar çizilmemiştir.
Rize Çayeli Bakır yataklarından başlayın, Elazığ Maden’e, Palu’ya, Sivrice’ye oradan Diyarbakır Ergani’ye, İskenderun’a inin.
DÜNYA ÇELİK TRÖSTLERİ O HATTAN BESLENİR.
Almanya 2. dünya savaşına o bölgenin kromundan aldığı güçle girmiştir.
Atatürk’ün vefatından bu yana, dünya tröstlerinin gözü maden diyarı Maden’de, Ergani’de, Bakır diyarı DİYARBAKIR’da, gümüş kapısı DER-SİM’de (bkz C. Özakıncı) ya da Tunç elleri Tunceli’dedir. Yani Elazığ- Dersim- Diyarbakır hattında 100 yıldır yaratılan kaosun nedeni bellidir.
Lütfü Ergene dostumuz, muazzam arşivi ile bana ışık oluyor. Bakın ne diyor:
‘Yıl 2010. Başta Almanya, İsveç ve Norveç olmak üzere dünyadaki çelik üreticisi ülkelerin yıllık ortalama bir milyon ton civarında ham Krom ihtiyacını karşılamaya devam eden Türkiye, bir çılgınlık sonucu hala Krom destekli -yani nitelikli- çelik üretememektedir.
Türkiye'de Demir Çelik İşletmeleri diye boy gösteren fabrikalarda ise ne yazık ki neticede basit anlamda inşaat demiri üretilmektedir.
Nitelikli çelik üretmek için gerekli olan ham Krom'u ferrokrom haline dönüştürme faaliyetinden, Elazığ Ferro Krom fabrikası özelleştirilip kapatılarak vazgeçilmiştir.’

Tıpkı İskenderun Demir Çelik’in kuruluş aşamasında ABD, gizli raporlarla ‘Türkiye’deki bu gidişin durdurulması’ emrini verdiyse (Bkz. A. İlhan Hangi Atatürk), Ferro krom’un da akibeti farklı olmamıştır. Türkiye her ağır sanayi adımında engellenmiş, ‘Sen ham maden sat! Yoksa bedel ödetiriz!’ denmiştir.

‘EVET’ ile paylaşılacak Hazine!

Kısacası bölge bir hazinedir. Küresel çete, ÖZERK KÜRDİSTAN aşamasında, bu hazineyi bölge ileri gelenleri, işadamları, örgüt yandaşlarıyla ‘paylaşacağı’ mesajını yaymaktadır. Aynı anda ‘işine bakmaktadır’!
(Afganistan’da Irak’da da aynı mesajları vermişti. İşgal başladığında önce içerdeki yandaşlarını temizledi. )
Küresel çetenin en önemli işi, kucağında büyüttüğü siyasiler, ekonomistler hukukçularla önündeki tüm engelleri kaldırmak için bir Anayasa yapmaktır.
Bunun ilk aşaması olan REFERANDUM yasadışı şekilde gündeme taşınmıştır.
EVET için ‘Yedi düvel’ çalışmaktadır. Çünkü EVET, Ergani, Çayeli, Tunçeli, Maden kromu, altını bakırı gümüşü petrolü demektir.
O nedenle, ABD ve Avrupalı büyükelçi ve konsoloslar, ‘EVET’ çığlıkları atarak yurdun dört bir yanını dolaşmaktadır.En çok ziyaret edilen bölge ne hikmetse (!) ELAZIĞ- ERGANİ hattıdır. (Dipnot 1)
Onlar küresel şirketlerin memurlarıdır. 300 küsur yabancı şirket , ŞİMDİLİK, Danıştay ve Anayasa mahkemesi engelleriyle ‘uğraşarak’ bu servete el koyabilmektedir. Yeni Anayasa ile önlerindeki tüm engeller kalkacak, hazine ayaklarının dibine düşecektir!
İşte bu nedenle dünyayı yöneten küresel şirketler koro halinde ‘EVET’çidir.
EVET ile ele geçecek servet, Suriye sınırında 4 trilyon dolarlık petrol, (dipnot 2), güneydoğunun münbit topraklarında yatan bakıra yani altına, gümüşe, kroma, doğrudan el koyma imkanı.. Servetin boyutunu siz hesabedin!

Selim Kotil, küresel çetenin ,iktidarla üleşiminden örnekler veriyor:
‘Örneğin İsrail devletini kurduran Rothschield ailesi ile Başbakanın damadının genel müdür olduğu Çalık Grubu, Anatolia Minerals firmasında % 50 şer ortaklar. Bu firma 4 milyon dönüm arazi kapatmış durumda.
Fethullah Gülene yakınlığı ile bilinen Koza Grubu 6 milyon dönüm arazi ve 500 ruhsatla bu işin en önünde.’

EVET için her şey mübah!


İşte bu üleşim nedeniyle, AKP hükümeti, Yabancılara Toprak Satışı Kanununu Yargıya takılmadan geçirmek zorunda. Tapu kanununu çıkarmak
Yabancı Şirketlerin Taşınmaz Mal Edinmelerine izin vermek zorunda.
Bunların önünde duran yargıyı ezip yoketmek zorunda.
EVET çıkarsa, bu yağmaya karşı açılmış tüm davalar kapanacak. Küresel ‘Baba’ topraklara madenlere petrole el koyacak, ‘Oğul’ deliğe süpürülmeden koltuğunda kalacak ve hazineden pay alacak, ‘kutsal ruh’ kukla devletten pay kazanacak, saraylarda yaşayacak. Feodal ağalıktan krallığa sıçrayacak. Yöre halkı acından ölmeye devam edecek. Bugün Silvan’da iftarını açacak ekmeği olmadığı için kendini asan ‘Hacı’nın, iftar açmak için gideceği bir evi de olmayacak.Bu kabus gerçekleşirse, Güneydoğu Anadolu, Afganistan , Pakistan ve Irak halkının kaderini paylaşacak!


Bu bir yedi düvel oyunudur. Ve oyunun son perdesidir.
Bu oyunda batının 300 küsur şirketi, ağzından salyalar akıtarak, diş geçirdikleri doğal zenginliklerimize el koymak için yeni Anayasa beklemektedir.
Durum artık PARTİLER ÜSTÜ bir durumdur. Ne yazıkki gerçek bir muhalefet uzun yıllar önce budanmış ve yeri boş kalmıştır. Lider olabilecek kişiler öldürülmüş ya da içeri tıkılmıştır. EVET’in geçmesi halinde, ‘aydın’ sıfatlı pek çok kişi de aynı akibeti paylaşacaktır. Görev HALK’ındır!
Hangi partiye yakın olunursa olunsun, Türkiye’nin Bekası için, bu milletin geleceği, varlığı, devamı için, emperyalist odakların son oyunu bozulmalıdır!
HAYIR demek farzdır.


Banu AVAR
banuavar@superonline.com
www.banuavar.com.tr






DİPNOT:
Tarih: 28 Temmuz 2009

Konsolos Hallberg Elazığ'a geldi
ABD Adana İkinci Konsolosu Kurt Hallberg, Elazığ Belediye Başkanı Süleyman Selmanoğlu'nu ziyaret etti. Konsolos Hallberg, Selmanoğlu'nun makamında gerçekleşen ziyarette Türkiye'nin Adana veya Ankara'dan ibaret olmadığını, büyük bir ülke olduğunu belirterek, ''Türkiye, büyük ve zengin bir ülke. Bu yüzden daha iyi tanımak için gezmemiz lazım'' dedi. Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecinin devam ettiğini ifade eden Hallberg, Türkiye'nin ekonomisinin küresel krize rağmen iyileştiğine işaret etti.
Başkan Selmanoğlu da Hallberg'i ağırlamaktan mutluluk duyduğunu söyledi. Türkiye'nin büyük bir devlet olduğunu kaydeden Selmanoğlu, ''Küresel kriz gelse bile Başbakanımızın kaydettiği gibi teğet geçmektedir. Alınan çok güzel radikal kararlarla ülkemiz inşallah önümüzdeki dönemde daha rahat edecek, ekonomi daha rahatlayacaktır. Türkiye gerçekten Avrupa'da hissedilebilir şekilde büyük bir devlet, ekonomisi büyük. İnşallah daha güzel günleri birlikte yaşayacağız diye düşünüyorum'' diye konuştu. Selmanoğlu ve Hallberg bir süre basına kapalı olarak görüştü. Hallberg'in Elazığ'daki ziyaretlerinin ardından Diyarbakır'a geçeceği öğrenildi.

Tarih 26 Mart 2010…
Avusturya Büyükelçisinden Vali Erol’a Ziyaret
Bir dizi incelemede bulunmak üzere Elazığ’a gelen Avusturya Büyükelçisi Hiemaria Gürar Elazığ Valisi Muammer Erol’u makamında ziyaret etti.
Bugün Elazığ’a gelen ve bir dizi incelemelerde bulunacak olan Avusturya Büyükelçisi Hiemaria Gürar Elazığ Valisi Muammer Erol’u bu sabah makamında ziyaret etti. Büyükelçi ziyarette Elazığ Valisi Muammer Erol’dan Elazığ ile ilgili bilgiler aldı.
Ziyaretten sonra bir değerlendirme yapan Avusturya Büyükelçisi Hiemaria Gürar, sadece Ankara’da kalmak istemediklerini, zaman zaman Türkiye’nin değişik bölgelerine ziyarette bulunduğunu ve bu kapsamda Elazığ’a geldiğini ifade etti. Elazığ’a ilk defa geldiğini ifade eden Avusturya Büyükelçisi Hiemaria Gürar, Elazığ’ın ekonomik potansiyelleri hakkında bilgiler alacağını belirtti. Avusturya Büyükelçisi Hiemaria Gürar, Fırat Üniversitesine de bir ziyarette bulunacağını kaydetti.
Elazığ Valisi Muammer Erol ise ziyareti anısına Avusturya Büyükelçisi Hiemaria Gürar’a bir kilim hediye ederken, büyükelçi de Elazığ Valisi Muammer Erol’a Avusturya’yı tanıtan bir kitap takdim etti.
Kaynak: http://www.elazig.gov.tr/h1090-avusturya-buyukelcisinden-vali-erola-ziyaret.html

DİPNOT 2
Mehmet Emin Koç yeni mesaj’da yazdı:
‘AKP hükümeti, Suriye sınırımızdaki 2 Kıbrıs büyüklüğünde mayınlı araziyi İsrail’e, temizlemek karşılığında hiçbir bedel almadan sadece mayınları temizlemek karşılığında 49 veya 99 yıllığına İsrail başta olmak üzere ecnebi firmalarına devretmeye çalıştı.
Anayasa Mahkemesi iptal etti. (23 Temmuz 2009)…
İngiliz Specialist Gurkha Services Şirketi ile ortak Pekkan Şirketler Grubunun Başkan Yardımcısı Adnan Volkan Pekkan, Suriye sınırındaki mayınlı arazide en az 4 trilyon dolarlık petrol rezervi bulunduğunu açıkladı
BAnu AVAR'ın  internet sitesi     http://www.banuavar.com.tr

25 Ağustos 2010 Çarşamba

"HAYIR" lı RAmazanlar

Bolluk, bereket, iyilik, aklı başındalık ve kabul olan dualarınızla geçen bi ramazan olması duasıyla,  "selam" lar ve " selamet" ler  ve "Hayır"lı Ramzanlar isterim Allahım'dan; hepinize :))

18 Ağustos 2010 Çarşamba

TÜRKAN

 Geç kaldım
okumak için,bu kadar etkilenmek için ama yine de yetiştim yaptığım işi  "hakkı"  ile yapanların, gönül rahatlığı ile göçüp gidebileceğini öğreten
bi kitabı okumaya, KİTAP da şahane idi, insan (TÜRKAN) da şahane İMİŞ,
cep boyun fiyatı ve kalitesi de şahane imiş.......